Anlatmanın Başka Yolu: Güneşi Tatmak

Güneşi Tatmak



Fotoğraf Filiz Tülü - ( Terkos Gölü - 2013 )

Güneş bazen o kadar güzel, o kadar can alıcı gelir ki ağzınız açık kalır. İnanamazsınız gözlerinize. O anlarda güneş güneş olmaktan çıkar; bambaşka bir şeydir o artık. Ne dünyamızı ısıtan devasa bir ısıtıcı, ne de birbirimizi görmemizi sağlayan ışık kaynağı...
Çünkü ışığı o kadar yumuşak, o kadar şefkatli, o kadar narin huzmeler halinde iner ki yeryüzüne, onu o kaba sınıflandırmalarla sınırlamak, belli bir kalıba sokmak istemezsiniz.
Yapraklara yansıdığında yapraklar, gelen ışığı çekerek renklerine renk katarlar. Bir zamanlar kahverengi gibi durgun bir rengin hakimi olan yapraklar artık canlanır; yeşil, kırmızı ve sarının hakimiyetini kazanırlar.
Çalı çırpıya yansıdığında, solmak üzere olan otlar, adeta ömrünün son gösterisine çıkan bir sanatçı gibi, son bir kez ışıldama şansı yakalarlar. Bu, bütün ilginin onların üzerinde olduğu son andır.
Sincaba yansıdığındaysa sincap, bu kıymetli ışıktan yayılan o güzel sıcaklıkta, güneşin o anaç dokunuşunda mayışarak, tereddüt etmeden tatlı bir ilkbahar uykusuna yatar. Güvenli ellerde olduğunu bildiğindendir bu rahatlığı.
Serçe aydınlanan güne merhaba demek adına, bildiği en güzel notaları şakımaya başlar; çünkü güneş hak etmiştir onun şarkısını ve ona, yalnız ona ithaf edilmiştir bu değerli şarkı.
İnsana değdiğinde bu ışık, insan doğaya selam verircesine, mutlulukla gülümser. Dünün hesaplaşmasını yapmayı bıraktığı gibi, yarının endişeleri de unutulur gider. O an sadece mutlu olduğu için mutludur ve insan, bu mutluluğa sıkı sıkı tutunur.
Bunları yakalayabilmek, o anların güzelliğine ve saflığına şahit olabilmek içinse tek yapılması gereken güneşi görebilmektir. Güneşi görüp yakalayabildiğin, onu anlayabildiğin zaman onun getirdiği o mutluluğu, rahatlığı ve neşeyi de görebilir, ancak o zaman o duyguyu tam anlamıyla tatmayı başarabilirsiniz.
Yazan: Ezgi Tülü
18, Ekim 2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Copyright © Anlatmanın Başka Yolu Urang-kurai